Dünyanın pek çok ülkesinde trafik düzenlemeleri, yoğunluğu azaltmak ve çevresel etkileri düşürmek amacıyla sürekli olarak güncelleniyor. Yapay zekadan otomotiv teknolojilerine kadar hayata giren yeniliklerin gündelik yaşantımızı belirlediği bu dönemde, yolları ilgilendiren önemli bir değişiklik daha kapıda. ABD’de kullanılmaya başlanan ve kısa sürede Avrupa genelinde de benimsenen baklava dilimi levhası, uzmanlara göre önümüzdeki yıllarda Türkiye trafiğinde de karşımıza çıkabilir.
ABD’de siyah zemin üzerine beyaz, Avrupa’da ise genellikle mavi zemin üzerine beyaz olarak kullanılan bu baklava dilimi işareti, ilk bakışta oldukça sade görünse de oldukça önemli bir mesaj taşıyor. Levhanın bulunduğu yollarda tüm şeritlerin sürücülere açık olmadığı anlamına geliyor. Yani sürücü, bu işareti gördüğünde bulunduğu şeridin herkesin kullanımına açık olup olmadığını sorgulamak zorunda.
Türkiye’de henüz hiçbir düzenleyici kurum bu levhaya ilişkin bir açıklama yapmış değil. Ancak geçmiş uygulamalara baktığımızda Avrupa’da hayata geçirilen birçok trafik kuralının zamanla ülkemize de adapte edildiği biliniyor. Bu nedenle baklava dilimi levhasıyla tanışmamız an meselesi olarak görülüyor.
Baklava Dilimi Levhası Ne Anlama Geliyor?

Bu levhanın yer aldığı şeritler, toplu taşıma araçları ile birden fazla kişinin yolculuk yaptığı otomobillere ayrılıyor. Yani otomobilde tek başına seyahat eden bir sürücünün bu özel şeritleri kullanması yasak olacak. Ancak araçta sürücüyle birlikte en az bir yolcu daha bulunuyorsa, şerit kullanımına izin verilecek.
Bu sistem, ABD’de HOV Lane (High-Occupancy Vehicle Lane) olarak bilinen ve özellikle büyük şehirlerde trafik akışını ciddi anlamda rahatlatan uygulamanın bir parçası. Aynı mantığın Avrupa’da da benimsenmesi, Türkiye’nin de bu yönde adım atma ihtimalini güçlendiriyor.
Yeni levhanın arkasındaki temel mantık oldukça net, toplu taşıma ve araç paylaşımını teşvik etmek.
Tek bir aracın içerisinde birden fazla kişinin seyahat etmesi hem karbon salınımını azaltıyor hem de trafiğe çıkan toplam araç sayısını düşürüyor. Örneğin, aynı iş yerinde çalışan üç kişinin birbirinden ayrı araçlarla işe gitmesi yerine aynı otomobili paylaşması, hem çevresel açıdan hem de trafik akışı açısından ciddi bir katkı sağlıyor.
Bu nedenle hükümetlerin özel şeritleri toplu taşıma ve ortak kullanım araçlarına ayırması, gündelik hayatın akışını kolaylaştırmayı hedefliyor. Özel şeritler yoğun saatlerde diğer şeritlere göre daha hızlı ilerlediğinden, vatandaşlar zamanla araç paylaşımına yönelmeye başlıyor.
Türkiye’de Uygulamaya Geçerse Neler Değişir?

Bu sistemin Türkiye’de kullanılabilmesi için öncelikle yolların ve mevcut trafik planlamasının buna uygun hale getirilmesi gerekiyor. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde özellikle metrobüs hatları çevresinde ya da ana arterlerde bu uygulamanın pilot olarak denenmesi gündeme gelebilir.
Eğer levha Türkiye’de hayata geçirilirse:
- Trafiğin en yoğun olduğu saatlerde akıcılık artar,
- Araç paylaşımı yaygınlaşarak çevresel fayda sağlanır,
- Toplu taşımaya yönelim daha da artar,
- Tek başına yolculuk eden sürücüler özel şeritleri kullanamadığından şerit ihlallerine yönelik yeni ceza düzenlemeleri gündeme gelebilir.
Baklava dilimi levhası, şehir içi hareketliliği kolaylaştırmayı ve çevreyi korumayı hedefleyen daha geniş bir stratejinin parçası.
Türkiye’de uygulamaya alınıp alınmayacağı henüz kesinleşmiş değil. Ancak dünya ülkelerinin hızla benimsediği bu sistemin önümüzdeki yıllarda yollarımızda yerini alması sürpriz olmayacak gibi görünüyor.
